Yıl 2017. Temmuz ayında Amerika ve rakip ülkeler arasındaki savaşların temelleri artık iyice teknolojik araçlara dayanmıştır. Nano teknoloji ile üretilen tüm robotlar üretildikleri ülke adına insanlarla birlikte savaşa girmeye başlamıştır. Ancak bir yaşanan bir kaza robotik bir virüsün serbest kalmasına neden olur. Öte yandan yetenekli bir FBI ajanı olan Walker, eski eşinden olan küçük oğlu için endişelidir. Zira savaş sırasında baş hedeflerden biri olan Walker, kendisine ve ailesine bir şey olmasından çok korkuyordur. Ne yazık ki korktuğu başına gelmiş ve Walker'ın küçük oğlu korkunç bir robota dönüşmüştür. Şimdi küçük oğlunu kurtarmak zorunda olan Walker, her an ölümle burun buruna olan oğlu için elinden geleni yapacaktır.

Son günlerde vizyon tarihi oldukça merak konusu olan Victor Frankenstein (Frankenstein) filminin 11 Aralık 2015 tarihinde tüm sinemalarda beyaz perdeye sunulacağı açıklandı. Konusu ve keyfili kurgusu ile izleyicinin dikkatini çeken filmin baş rollerinde Harry Porter ve Siyahlı Kadın gibi filmlerinde oyuncu kadrosunda görmeye alıştığımız Daniel Radcliffe, yer alıyor. Filmin konusuna kısaca değinmek gerekirse şöyle; Her zaman ilginç fikirlere sahip olan Victor Frankenstein, yetenekli asistanı Igor ile birlikte bu güne kadar bir çok başarılı deneye imza atmıştır. Genç bilimcinin bu sefer ki ise ölümsüzlüğü bulmak ve insanların çeşitli acılar çekmemesine yardımcı olmaktır. Ancak bu hedef amacını aşmış ve Victor'u takıntılı bir hale getirmiştir. Hocasının durumundan oldukça rahatsız olan Igor ise elinden gelen her şeyi yapmaya ve onu bu takıntısından kurtarmaya çalışacaktır. Film çok yakında sitemizde yayınlanacaktır. İyi seyirler.

Sıradan bir hayat sürerken tedavisi zor olan bir kanser türüne yakalanan Wade Wilson, doktorların bir tüm çabalarına rağmen hastalığının günden güne bedenine yayılmasını izlemeye başlar. Kendisi için hiç bir umut olmadığını düşünmeye başladığında Weapon X bir grubunda tedavi edici seanslarının varlığından haberdar olan Wade, tüm risklere rağmen tedaviyi denemeye karar verir. Tedavi bitiminde bambaşka bir insan olacak olan Wade, insan üstü güçlere sahip bir süper kahramana dönüşecektir. Ancak alışılmışın dışında bir süper kahraman olacak olan Wade, Deadpool lakabı ile bir çok kötü insana karşı gelecektir.

Bilinmezlik içinde sürüklenip giden Neil Clarke, genç ve saf bir öğretmendir. Bir öğrencinin bile kolaylıkla kandırabileceği bir kişiliğe sahip olan Neil, adeta hayat denen yokluğun içinde kaybolmak üzeredir. Ancak bir talihi tam tersine döner. Tüm insanlar tarafından tanınmaya ve değişik bir şekilde beğenilmeye başlanan Neil, garip bir şekilde özel güçlere sahip olduğunu fark eder. Dilediği şey iki dudağının arasından çıktığı anda gerçekleşmeye başlamış, yıllardır beslediği köpeği onunla iletişim kurmuştur. Tüm bu değişiklikler içerisinde belalara bulaşmadan duramayan Neil, yakın zamanda keyifli ve bir o kadar eğlenceli bir maceraya atılacaktır.

Dünya'da yaşanan korkunç bir krizden sonra insanoğlu yiyecek ve içecek bulamadıkları için yok olmaya başlamıştır. Yavaş yavaş Dünya'nın dört bir yanını saran kıtlık insanlara yaşam mücadelesi için savaşmayı ve kimi zaman bu savaşı kazanmak için öldürmeyi öğretmiştir. Son insanlardan biri olan genç bir adam yaşamını şehirde sürdüremeyeceğini anlayınca yeşil doğanın verimliliğinden faydalanmak istemiş ve şehir hayatından oldukça uzak bir ormana yerleşmiştir. Burada istediği her şeye ulaşabilen genç adam hayvanları yiyecek olarak kullanırken, ağaçlardan ve çamurdan bir baraka yapmayı başarmıştır. Fakat bu yaşam alanını fark eden iki kadın, her şeye ortak olabilmek için genç adamın tüm dengesini alt üst edecektir.

Samanyolun'da bulunan en uzak gezegene doğru bir keşif gezisi yapacak olan 4 astronot, bu uzun yolculuktan önce 400 günlük bir eğitim süreci yaşayacaklardır. Simülasyonlarla kurgulanmış bir oda da alacakları bu eğitim ilk başlarda eğlenceli geçecek fakat daha sonra dış dünyayla iletişimleri kopunca astronotların tüm psikolojileri alt üst olacaktır. Oda da yaşanan sorunlar gün geçtikçe kontrolden çıkmaya başlayınca dışarıya çıkmaya karar veren 4 astronot, dış dünya ile karşılaştıklarında gördüklerine inanamayacaklardır. İyi Seyirler.

1947-1991 yılları arasında Sovyetler Birliği ve bazı ülkeler arasında yaşanan soğuk savaşın belirli kesitlerine odaklanan Project 12: The Bunker filminin baş rollerinde Andray Johnson, Katie Johnson ve Matt Sigloch gibi başarılı oyuncular yer alıyor. Filmin konusu özetle şöyle; Sovet birliğinin girdiği soğuk savaş sırasında bilim insanları tarafından Proje 12 ismi verilmiş bir deney yapılır. Savaşa ve insanlığa katkısı olacağı düşünülen bu proje düşünülenin aksine hiç bir işe yaramaz. Devlet bu çalışmanın gizli kalması gerektiğini düşündüğü için projede çalışan tüm bilim insanlarını öldürtmeye karar verir. Haberi öğrenen ve kendilerine öldürecek adamlardan bir şekilde kaçmayı başaran 3 kişi hayatlarını kurtarmak için tüm yollara başvuracaktır.

Bir süre önce gökyüzünde beliren dev bir cisim tüm insanlığın neredeyse sonu olmuştur. Yalnızca 5. evrede yıktığı dünya şimdilerde kimsenin yaşamadığı sokaklarda cesetlerin ve düşmanların bulunduğu bir yer olmuştur. Diğer yandan, hayatını kurtarabilmek adına ailesi ile birlikte ayrıldığı evinden kurtulan Cassie Sullivan, yaşama sıkı sıkıya tutunmuş bir kaç insandan biridir. Elektriklerin kesilmesine, sel vurgunun dünyada büyük zararlar vermesine ve depremlerin derin çatlaklar oluşturmasına rağmen bir şekilde bu felaketlerden kurtulmuş olan Cassie, kendisi ile beraber evden ayrılan kardeşini bulmaya karar vermiştir. Küçük kardeşinin ölmüş olacağına inanmayan Cassie, bu yolda yeni bir dost edinecek ve zorlu engeller atlatacaktır.

Bilim dünyasında aklını yitirmek üzere olan genç fizikçi Jim Beale, hayatının bir çoğunu kendine ait laboratuvarında deneyler yaparak geçirmektedir. Bu zamana kadar bir çok başarılı işte yer alsa da şimdi uzay hakkında yeni bilgilere sahip olmak isteyen Jim, uzun süredir üzerinde çalıştığı bir makineyi sonunda çalıştırmayı başarır. Tek başına olduğu saatlerde çalıştırdığı bu makine ile Dahlia çiçeğine ulaşan ve uzayda ki zamanı durdurmayı başaran Jim, yaşadıklarını kanıtlamak için aynı şeyleri yeniden yapmak zorunda olduğunu fark eder. Zira anlattıkları kimseye gerçekçi gelebilecek bir konu değildir. Bu sebeple çiçeğe yeniden ulaşması gereken Jim, bu çiçeğin muhteşem bir kadının elinde olduğunu öğrenir. Fakat çiçeği alabilmek Jim'in tüm sırlarını gün yüzüne çıkaracaktır. İyi Seyirler.

Eşinden yıllar önce boşandıktan sonra iki çocuğu ile yaşamaya başlayan Madison, orta yaşlı ve güzel bir kadındı. Hayat her ne kadar ona bir çok zorluk çektirse de her şeye rağmen kızlarına bakmaya ve güzel bir hayat yaşamaya odaklanan Madison, son zamanlarda evinde yaşanan bazı tuhaf olayların farkına varır. Oldukça tuhaf bir şekilde sürekli izlendiğini ve bazı yaratıklar tarafından takip edildiğini düşünen genç kadın, çözümü bilim adına çalışan küçük kardeşinden yardım istemekte bulur. Her ne kadar yaşananlara inanmadan da gelse gerçekler ile yüzleşmez zorunda kalacak olan küçük kardeş Madison ile birlikte hiç bilmedikleri bir yaratığa karşı savaş açacaklardır. İyi Seyirler.