Gitar – The Guitar

Jimmy’nin Salonu filminin konusu; Yenilikçi fikirleri ile sürekli halktan soyutlanmış olan Jimmy Gralton, ufak bir seyahate çıktığı sırada bir cafeyi çok beğenmiş ve bu cafenin aynısını yaşadığı kasabaya da açmaya karar vermişti. İstediği gibi cafeyi açan ve oldukça ilgi gören Jimmy Gralton, günden güne artan işleri ile çok kazanmaya başlar. Fakat yaptığı işte çıktığı gibi bu cafe işinde de bir pürüz çıkar. Zira kasabanın bağnaz kişilikte olan bir kaç insanı cafenin insanlara karşı kötü bir alışkanlık yaptığını idda ederek cafeyi kapattırmak için dava açar. Verilen karara göre 10 yıl kendi yaşadığı topraklardan sürülen Jimmy Gralton, 10 yılın sonunda tekrar kasabaya döndüğünde inatla aynı işinde devam edecek ve başına daha büyük belalar alacaktır. Keyifli Seyirler.

Mitch ve Elizabeth okul yırlarından çok yakın birer arkadaşlardı, aslında aralarında birbirlerine karşı hisler taşımaktadırlardı ama birbirlerine karşı hiç bir şekilde paylaşmak yada hissettirmek istemiyorlardı. Çünkü çok yakın dost olduklarından dolayı dosluklarının bitmesinden korkardı ve bu iki dost günün birinde bir anlaşma yaparlar. Anlaşma şöyledir eğer 15 yıl ikiside bekar kalırsa hiç bir mazeret yada soru sorulmadan evleneceklerdir, ve bu anlaşama onları bir şekilde çok farklı bir duruma çekicektir..

Benzersiz Fransa filmlerine bir yenisi daha ekleniyor. Baş rollerinde Eva Green ve Shailene Woodley'nin yer aldığı Dram-Gerilim filmi olan White Bird in a Blizzard filminin konusu; 16 yaşından henüz yeni gün almış olan Kat Connors, annesiyle bazı sorunlar yaşayan ve düzensiz bir hayatı olan genç bir kızdır. Annesinin hayata karşı yaklaşımı değiştirmek ve çevresindeki kişilerle arkadaşlık kurabilmek için sürekli çabalayan Kat, hayatta yalnız kalacağı için korkmaktadır. Annesinin evi terk etmesiyle bu korkusu biraz daha depreşen genç kız, sonu gelmeyen kötü yollara başvuracaktır. Keyifli seyirler.

Londra eyaletinde yaşayan Will, zengin, çekici ve bir o kadarda mesuliyetsiz bir adamdır. Kadınlar ile tanışmak sohbet etmek için güzel bir yer olarak düşünen Will, boşanmış kişilerin toplantılarına gitmeye karar verir. Gittiği toplantıda boşanmış ve bir çocuk babası olarak kendisini tanıtır. Katılmış olduğu bu toplantıda Marcus isminde anne babası boşanmış bir genç bayan ile tanışır. Genç bayan Marcus, kendisine yakın olarak gören Will, ile yakın bir arkadaşlık başlar ve bu arkadaşlık bir zaman sonra birbirlerine bağlı olarak yaşayacaklardır.

Bir insanın hayatta arzu ettiği, hayal kurduğu, kazanmak istediği bir çok şeye sahip olan Erica; yolunda giden mutlu yaşantısının hiç bozulmayacağını düşünmektedir. Fakat herkesin yaşantısında olduğu gibi hayat herzaman düz veya inişlerden ibaret değildir ve Erica içinde zor bir dönem başlamak üzeredir.

Bazı kontrolsüz davranışlar sergilemeye başlayan Erica kendine hakim olamamakta olaylar karşısında aşırı tepki sergilemektedir. Bu durum karşısında kendinde psikolojik bir rahatsızlık belirtisi olduğunu geç de olsa anlayarak tedavi olmaya karar verir. Onun gibi olan başka insanlarında katıldığı grup terapisine katılır. Terapide birinin önerdiği değişik bir fikir ortaya çıkar; Bir gün uyandığımızda kendimizi farklı bir ortamda farklı biri olarak bulsaydık nasıl olurdu?. Bu fikir terapi gören herkesin ilgisi çeker ve toplu halde başka bir şehire giderek bu fikri uygulamaya başlarlar. Zaman zaman komedi ve dram sahnelerinin yer aldığı bu sinema filmini beğeneceğinizi ümit ediyor.

Soluksuz bir korku filmi olan The Black Water Vampire beklenilenin aksine düşük bir gişe yapmıştır. Baş rollerinde Danielle Lozeau ve Bill Oberst Jr'nin yer aldığı filmde; Şehirden uzakta bir kasaba da bir çok cinayetin işlendiği Kara Su bölgesinde araştırmalara başlayan bir belgesel grubu, cinayetlerin amacını ve derinliklerini merak eder. Araştırmaya derinlik kazandırdıkça yeni yeni olayların baş gösterdiği bölgede, belgesel grubu da belirsiz bir varlık tarafından cinayet zincirine sürüklenecektir. Araştırmalarla kendi hayatlarının da tehlikeye girdiğini fark edecek olan grup, hayatta kalmak için zorlu bir mücadeleye girişeceklerdir. Keyifli Seyirler.

Mükemmel Aksiyon Sahnelerine Sahip bu film izlenmeden asla geçilemez. Çin'i işgal edebilmek için her yolu deneyen Japonya, özel yetenekleri olan Çinli bir çocuğu kaçırarak Japonya'daki Hades tapınağına getirirler. Hades tapınağında dövüşme, öldürme ve çeşitli konularda usta kişiler bulunmaktaydı. Buradaki ustalar çocuğa özel dersler vererek onu yetiştireceklerdi. Vajra, burada eğitimlerini tamamlarken kardeşi öldürülür. Kardeşinin ölümünden sonra intikam yemini eden Vajra, eğitimlerini tamamladıktan sonra buradan kaçar ve Çin'e kardeşinin intikamını almaya gider.

2014 yılının en çok izlenme alan filmi Keskin Nişancı (American Sniper) tüm zamanların en gerçekçi hikayesi ile film camiasına damga vuran yapımlardan biridir. Yönetmen koltuğunda yer alan Clint Eastwood bir çok ödüle layık görülürken baş rollerinde oyunculuğu ile kendilerinden bir kez daha bahsettirmeyi başaran Bradley Cooper, Sienna Miller ve Kyle Gallner gibi yetenekli isimler yer alıyor. Filmin konusu; Harika bir baba, iyi bir eş ve son derece profesyonel bir asker olan Chris Kyle, 1974 yılında Irak'ta yaşanan savaşta görevlendirilir. 167 kişiyi kendi silahı ile hiç acımdan vuran Chris, görevinin sonunda bir çocuğu öldürmesi ile ağır travmalar yaşar. Ve artık sağlıklı düşünemeyen bir insan olan Chris, aynı zamanda öldürdüğü çocuk yüzünden suçlu durumuna düşecektir. İyi seyirler.

Küçük yaşta anne ve babasının ölümünden sonra, hayata küsen ve hayatını kendi içinde yaşamaya başlayan Paul, hep çocuk kalmayı başarmış ve iki tuhaf teyzesinin yanında yaşamaya başlamıştır. Temizlik konusunda oldukça hassas olan Paul, profesyonel bir şekilde piyona çalıyordur. Anne ve babasının ölümünden sonra konuşmakta da zorluk çeken genç adam, teyzelerinin tuhaf komşusunun değişik bir iddası üzerine hayatının tamamını değiştirme kararı alacaktır. Başarılı senarist Sylvain Chomet'ın 2 mükemmel eserinden sonra 1 ağustos 2014 tarihinde vizyona giren Attila Marcel filmi izleyenlerin beğenisini kazanıyor. İyi seyirler.

Dünyanın ilk kurulduğu dönemlerde insanların yaşamlarında çok önce evrene hakim olan dinozorlar, zamanla nesli tükenmeye mahkum bırakılmış muhteşem yaratıklardır. 1990 yılında derin araştırmalar sonucu bir Tyrannosaurus Rex fosili bulan ünlü Paleontolojist Peter Larson, ekibi ile bu muhteşem yaratığın kalıntılarını tek tek toparlamayı başarmıştı. Ülkesi için başarılı bir işe imza atan Peter, bu başarısını kutlamak yerine karşısına çıkarılan engellerle uğraşmak zorunda bırakılmıştır. Paleontolojist Peter Larson'nun hayatına ve yaptığı başarılı işleri konu alan Dinosaur 13 filmi her yaştan izleyicinin zevk alacağı bir belgeseldir. Patrick Duffy, Robert Bakker ve Louie Psihoyos gibi yıldız isimlerin canlandırmasını yaptığı filmi izlemenizi tavsiye ederiz. İyi seyirler.