Motosiklet Günlüğü

Dracula izleyicilerinin merakla beklediği filmlerden biri olan Dracula Kara Prens filminin konusu; 1453 yılındaki İstanbul'un fethi ile hızla büyüyen Osmanlı ordusu Romanya'nın baştan sona fethetmişti. Avrupa ülkelerinin bor çoğunu fetheden Osmanlı ordusundan tüm Hristiyanlar korkar olmuştu. Osmanlıyı durdurmak için Hristiyanların tek bir ümidi vardı, oda Habil'in soyundan gelen Romen Prensiydi. Genç prens ülkesindeki Türkleri püskürtmek için ejderha ile anlaşma yapacak ve Türklere karşı büyük bir savaş başlatacaktı.

Sonia, bir otelde temizlik görevlisi olarak çalışıyordu. Başka bir ülkeden göçmen olarak buraya geldiği için çok fazla kişiyi tanımıyor ve yanlızlık çekiyordu. Bir akşam yemeğinde tanıştığı eski polis memuru Guido, ile arkadaş olan ve bu ilişkiyi ilerleyen zamanlarda aşka dönüştüren ikilinin bu macerası kısa sürecektir. Gözlerini hastahanede açan Sonia, hatırladığı tek şey bir soygun ve soygunda işlenen bir cinayetti. Hafızasını kaybeden Sonia, hiç bir yakının olmadığı bu ülkede hayal meyal hatırladığı bir soygun ve cinayetle baş başa kalmıştır.

Bir Şarkının Peşinde Filmi 2013 yılının en iyi belgesel oscarını almış bir filmdir. Rock müzikseverlerin büyük beğeni ile izleyeceği bu filmde, Sixto Rodriguez 1970'lerde müzik dünyasına fırtına gibi girmiş, fakat bu şöhreti çok kısa sürmüştü. Kariyerine Güney Afrika'da devam etmek isteyen Rodriguez, burada da tarz değiştirerek pop müziğine atılır. Pop müziğinde büyük bir kitle yakalayan Rodriguez, buradaki insanların müzik yapma konusunda idolü haline gelir. Fakat iki Güney Afrikalı, Rodriguez'e ne olduğunu öğrenmek için bir fırsatını bulup onunla konuşmak isterler.

Kentsel alanın çok uzağında ıssız bir ovada yaşayan kabile, hayatlarını yıllarca burada sürdürmüş teknolojiden ve her türlü olanaklardan habersiz kalmıştır. Burayı yeni yeni keşfeden zengin insanlar. Buradaki insanlardan faydalanıp onları kendilerine köle yapmak isterler. Fakat kabilenin reisi Genji olacakların farkında olup tüccarların para ve yardım tekliflerini reddeder. Tüccarlar bu kabileyi kandıramayacaklarını anlayınca kabileye savaş açarlar. Kabile üyeleri özgürlükleri için tüccarlarla savaşa girecektir.

Kız arkadaşını Tokyo'ya gönderdikten sonra aylarca haber alamayan Steelhead, kız arkadaşını merak eder ve peşinden Tokyo'ya gider. Buraya ulaştığında Çinli göçmenlerin sokak çeteleri tarafından köle gibi esir alındığını görür. Kız arkadaşını ilk önce bu kölelerin arasında arayan Steelhead, bir süre sonra kız arkadaşının Japon kimliği aldığını ve Eguchi isimli biriyle evlendiğini öğrenir. Bu olay karşısında büyük bir şok yaşayan Steelhead, bir tesadüf sonucu Eguchi'ye yardım etmiş ve dövüşte rakibini yenmesini sağlamıştı. Eguchi kendisine bu iyiliği yapan Steelhead'a dövüş kulüplerinden birini verecek ve onu en yakınına alacaktır.

2014 yılının sonlarında vizyona giren ve izleyiciye marjinal bir gerilim hikayesi sunan Come Back to Me filmi aynı zamanda korku dolu sahneleri ile sizleri bambaşka bir dünyaya sürüklüyor. Başlangıcından son anına kadar sinema sevenleri ekrana kilitlerken gerçeğe yakın kurgusu sizi cezbedecek. Filmin yönetmenliği Paul Leyden tarafından üstlenilirken baş rollerinde ise Jon Abrahams, Andrew Beckham ve Jeanette Branch gibi isimler yer alıyor. Filmin konusu ise şöyle; Sessiz ve sakin bir yaşam süren genç bir çift, yaşanan talihsiz kazanın ardından paranormal olaylara tanık olurken gizemli bir seri katil olayları tüm işleyişini daha korkunç bir hale getiriyor. Genç çift, hem doğa üstü ruhlarla savaş verirken hemde seri katile karşı yaşam mücadelesi vereceklerdir. Keyifli Seyirler.

En son 1999 yılında çektiği Topsy-Turvy filmi ile anılan ünlü yönetmen Mike Leigh, yine bir İngiliz filmi ile karşımıza geliyor. İngiltere'nin başarılı ressamlarından J. M. W. Turner'in hayat hikayesi anlatılan filmin baş rollerinde Timothy Spall, Richard Bremmer ve Jamie Thomas King gibi tecrübeli isimler yer alıyor. Empresyonizm akımının önde gelen kişilerinde J. M. W. Turner, renklerle yaşamın, savaşın ve barışın nasıl anlatılacağını gözler önüne seriyor. Keyifli Seyirler.

2014 yılının en iyi belgesel yapımlarından biri olan Şüphe Tüccarları (Merchants of Doubt) filmi bir çok olayın gerçek yüzünü gün yüzüne çıkarmıştır. Baş rollerinde James Hansen ve Frederick Singer'ın yer aldığı filmin yönetmenliğini Robert Kenner üstlenmiştir. filmin konusu, politik ve bilim dünyasının yalanlar üzerine kurulu dünyasını anlatıyor. Bir çok gerçeği tüm çıplaklığı ile öğreneceğini filmin kurgusu oldukça tatmin edici. IMDB'nin en iyi belgesel filmleri arasında yer alan bu filmi kaçırmayın. İyi Seyirler.

Marc Tourneuil, dünyanın en büyük bankalarından biri olan Fransa'daki Phoenix Bank'ın genel müdürünün sağ koluydu.Müdürün kanser hastalığına yakalanması ve hastaneye yatırılmasından sonra bankanın tüm işlerini onun omuzuna biner ve bir süre sonra bankaya yeni genel müdür olarak atanır. Artık resmi anlamda da bankanın müdürü olan Marc, bankayı kendi usulüne göre yönetmekte kararlıydı. Her şey Marc'ın istediği gibi giderken bankayı Amerikalıların alması işleri biraz karıştıracak. Ancak, Marc'ın çalışma stili ve hırsını gören yetkililer ona verdikleri yetkiler ile onu hızla yükseltecek ve tüm dünyada tanınan bir bankacı olacaktı.

Ocak Ayının İki Yüzü Filminin konusu; Dışarıdan bakıldığı zaman örnek bir çift olarak görünen Chester MacFarland ve eşi Colette, aslında başarılı bir dolandırıcıydı. Tatillerini Yunanistan'ın Atina kentinde geçirmek isteyen çiftimiz burada da rahat durmayacak ve başına büyük bir bela alacaklardır. Tanıştıkları Rydal isimli adamı da bu suça alet eden çiftimiz artık cinayet suçlarından aranan birer zanlılardır. Şimdi çiftimiz yeni suç ortağıyla birlikte bu işten kurtulmanın yollarını arayacaklardır. İyi Seyirler